Burunları, büyülü bir sanat eserine dönüştürmek onun işi. Bir ameliyattan öte, bir sanatçının tuvali gibi bakıyor burunlara. Hastalarını kusursuz bir güzellikle kliniğinden ağırlamak en büyük motivasyonu. Hastaları, onun sihirli elleri için dünyanın dört bir yanından kliniğine geliyor ve geriye sadece güzelliklerinin tadını çıkarmak kalıyor.
Röportajımızın giriş cümlelerinden de tahmin edeceğiniz üzere Op. Dr. Cenk Teker ile yeniden beraberiz. Röportajımızın ardından sizlerin en çok sorduğu soruları yöneltmek üzere Ataköy’deki kliniğinin kapısını yeniden çaldık ve rinoplasti hakkında sorduğunuz soruları kendisine yönelttik. Özellikle açık ve kapalı rinoplastiyle ilgili “kapalı rinoplasti dönem dönem moda olurken açık rinoplasti dünyanın
her zaman en çok tercih edilen seçeneği oluyor. Öyle ki Türkiye bu işi dünyada en iyi yapan ülkedir” diyen Op. Dr. Cenk Teker, bakın ameliyat süreci ve sonrası hakkında neler anlatıyor…
Öncelikle bize rinoplastiyi kısaca tanımlar mısınız?
Burnun estetik açıdan ve fonksiyon açısından yeniden tasarlanıp hastanın isteğine göre
şekillendirilmesi işlemidir rinoplasti. İçinde teknik vardır, anatomi vardır, mühendislik vardır ama en
çok da içinde sanat vardır çünkü hiçbir yüz aynı değildir, tıpkı hiçbir parmak izinin aynı olmadığı gibi…
Dolayısıyla bir standarttan bahsedemeyiz, mutlaka özel bir dokunuş olmalı ki bu cerrahın, kişinin
yüzünün ortasında ömür boyu kalacak imzasıdır. Biz hastalarımızla ortak noktada buluşup ne
istediklerini anlayıp o sanatı onların da istekleri doğrultusunda icra etmeye çalışıyoruz.
“BURUN, YÜZ İLE BİR BÜTÜNDÜR, TEK BAŞINA DÜŞÜNEMEYİZ”
Burun bu süreçte tek başına değerlendirilmiyor değil mi? Bir bütünde buluşup yüzün diğer bölgeleriyle uyum içinde görünmesi amaçlanıyor…
Tam olarak öyle. Biz burnun %50’sine değil yüzün tamamıyla birlikte %100’üne talibiz. Burnu,
etrafındaki dokuları ile değerlendirip, yüzün daha görünür, daha belirgin ve daha keyifli görünmesi
için bütüncül bakmak durumundayız. Buruna dokunurken onu çok daha güzel kılabilmek adına,
şakaklara, tepe noktalarını dokunabiliyor, hacmini değiştirebiliyoruz, tıpkı dudak dolgusu işlemine
benzer işlemler yapıyoruz. Bunun yanında yüz germe işlemleri ile istediğimiz efekti bütüncül
yaklaşımla yakalıyoruz. Yani burun ile birlikte yüz bölgesinde ihtiyaç duyulan tüm diğer işlemleri de
kombine şekilde gerçekleştirip altın oran yakalıyoruz. Elbette bunu ihtiyaç duyan hastalarımıza
yapıyoruz, kimisinin burnuna dokunmak yeterli oluyor. Böylece işlem sonucunda kişinin özgüveni
artıyor ve çok daha mutlu hissediyor.
“RİNOPLASTİDE DÜNYA LİDERLİĞİNE TALİBİZ”
Sağlık turizminde de oldukça başarılısınız, yurtdışındaki hastalar sizlere nasıl ulaşıyorlar?
Bizlere web sitemizden, sosyal medyamızdan ve mail yoluyla ulaşıyorlar. Kendileriyle çevrimiçi
görüşüp yol haritalarını çiziyoruz, ameliyat planlamalarını yapıyoruz. Hastamız Türkiye’ye geldiğinde
transferini sağlıyoruz ve kliniğimizde fotoğraflarını çekip burnun üç boyutlu imajlamasını yapıyoruz.
Sonrasında ise neler olabileceğini planlıyoruz, tüm süreçleri konuşuyoruz. Hastalarımız bize güvenip
yüzlerinin en belirgin noktasını emanet ediyorlar ve biz de bu güvene mazhar olmak için çalışıyoruz.
Bu yüzden hastalarımızın ameliyat sonrasında ne yaşayabilecekleri konusunda onlarla her aşamayı
şeffaf şekilde paylaşıyoruz. Her dilde tercüman hizmetimiz var ve hastaların kendi ana dillerinde
onaylarını alıyoruz.
Ameliyat günümüzde ise 7+ yıldızlı hastanelerimizde kendilerini ağırlıyoruz ve bu süreçte hastanede
tetkikleri yapılıyor. Anestezi ve dahiliye doktorları da hastamızı görüyor ve ameliyata engel bir neden
yoksa ameliyatınızı gerçekleştiriyoruz. Toplam 3 saati geçmeyen bir sürede ameliyatımız bitiyor.
Hastamızda dünyadaki en son teknolojiyi daha da geliştirerek ve farklılaştırarak kullandığımızdan
sonuç kusursuz oluyor.
Peki, açık burun ya da kapalı burun estetiğine nasıl karar veriyorsunuz?
Hastamız bunu talep edebiliyor ama son kararı tabii ki hekim olarak hastamızın sağlığını önceleyerek
bizler veriyoruz. Açık ve kapalı burun ameliyatı farklıdır, kapalı rinoplasti dar alanda kısa paslaşmalarla
çok mahir ellerde bile sınırlı hareket alanı sunan bir ameliyattır ama açık rinoplasti bir sanattır deriz
hep ve sanatta sanatçıyı da özgür bırakmak gerekir. Açık rinoplasti sanatçının-hekimin- limiti olmadan
her türlü dansı yapabildiği bir noktadır, maharetimizi konuştuğumuz bir işlemdir. Dünyada da daha
çok tercih edilen işlem açık rinoplastidir. Bazı şeyler nasıl moda oluyorsa kapalı rinoplasti de zaman
zaman moda oluyor ve şu an kapalı rinoplasti revaçta gibi görünüyor fakat insanlar dönüp dolaşıp
yine açık rinoplasti yapmaya karar veriyor. Uygun hastalarda kapalı rinoplastinin üstünlüğü tartışılmaz
ama bunu hastanın ihtiyacına göre karar vermek gerekir.
“AMELİYAT SONRASINDA YARIM EKMEK DÖNER BİLE YİYEBİLİRSİNİZ”
Peki, en çok merak edilen konulardan biri olan ameliyat sonrasındaki süreç hakkında da okurlarımızı bilgilendirelim, bu konuda neler söylersiniz?
Ağrılı bir işlem değil diyebilirim, ameliyat sonrası minicik bir şişlik olabilir. Ameliyat sonrasında nefes
almaya devam edebiliyor, yiyip içebiliyorlar. Hiçbir sıkıntı olmuyor. Benim hastalarıma söylediğim bir
şey var, ameliyat sonrasında derim ki, “yarım ekmek döner bile yiyebilirsiniz” bu kadar rahat yeme
içme işlemi olabiliyor. Sadece tuz kullanımını biraz kısıtlamaya gayret ediyoruz özellikle acı, ekşi ve
baharattan uzak tutuyoruz çünkü ödem, istediğimiz bir şey değil ama protein ve vitamin içeriği ile
salata ve et yemekten asla vazgeçmiyoruz. Mutlaka ve mutlaka bol su içmesini istiyoruz. Ertesi sabah
taburcu ediyoruz. Aynı gün taburcu olmak isteyen hastalarımız da var ama bu talebe sağlık
durumlarına göre karar veriyoruz. Yurtdışına sağlıkla uğurladığımız hastalarımızın 1-3 ve 6 aylık
kontrolleri ile yıllık kontrollerini çevrimiçi şekilde ve fotoğraflar üzerinden gerçekleştiriyoruz.
Kliniğimize gelebilenlerle ise ek olarak keyifli kahve sohbeti yapmaktan geri durmuyoruz elbette.
Çünkü hastalarımız bizim için ailemizin bir ferdi gibi.
Son olarak kliniğinizde en çok talep edilen işlem nedir, hastalarınız burun işlemleriyle
birlikte başka hangi işlemler için size başvuruyor?
Tüm kulak burun boğaz ameliyatlarını gerçekleştirmekle beraber yüz estetiği ile ilgili hemen her işlemi
gerçekleştiriyorum. Hastalarımız zaman zaman “anestezi almışken kalçamı da düzeltmek istiyorum
ya da karın germe yaptırmak istiyorum” diyebiliyor, o zaman da plastik cerrah uzmanlarımızla
planlama yaparak ameliyat günü planlayarak beraberce ameliyatı gerçekleştirebiliyoruz.